L'Officiel Türkiye kanımca sessiz sedasız bir giriş yaptı dergi piyasasına. Böyle köklü bir derginin Türkiye edisyonunun çıkacağı haberi bende büyük bir merak uyandırsa da kapağı gördüğüm andan itibaren balon köpüğü gibi sönmüştü heyecanım. Ben diyeyim "ilk bakış" siz deyin "ön yargı". Yine de geleneğimi bozmadım ve yeni çıkan her derginin ilk sayısını aldığım gibi L'Officiel i de aldım. Andrej Pejik gibi iyi ve oldukça dikkat çekici bir ismin bu kadar basit kullanılmasıydı heyecanımı söndüren. Ama dergideki yazılar neyse ki ilk bakışımın sadece bir ilk bakıştan ibaret olduğunu gösterip beni haksız çıkardı. Şimdi ise ekim sayılarındaki "Escape From The City" editöryalleriyle karşımdalar. Nazlı Alaca'nın yumuşacık ve nötr tonlardaki kazakları yazın son günlerini teknesinde geçiren bir kızın beyaz bikinisiyle, kısacık şortlarıyla bir araya geliyor. Karaya indiğimizde ise loaferlar, kısa paça beyaz pantolonlar bizi bekliyor. Bu kombinler Sedef Delen'in karelerinde muhteşem bir gün batımı ve açıyla bir araya gelince L'Officiel Türkiye için heyecanım eski kıvamına dönmeye başlıyor :) Her bir looktaki renk geçişlerini çalışmaya davet ediyorum sizi. Ha bir de şehirden kaçmak yerine şehirde kalıp uygulamaya...
0 Yorumlar